Nurduran Duman – Yenilgi Oyunu

Yenilgi Oyunu Kitap Kapağı Yenilgi Oyunu
Nurduran Duran
Yasakmeyve Yayınları
70

Şair Nurduran Duman'ın 'Yenilgi Oyunu’ adlı ilk şiir kitabı Yasak Meyve Şiir Kitapları’ndan Çıktı. Kitaptaki şiirler dosya olarak 2005 Cemal Süreya Şiir Ödülleri Özel Jüri Ödülü'ne değer görülmüştü. Duman’la kitabını konuştuk.

Yenilgi Oyunu”  daha. kitap olmadan 2005 Cemal Süreya Şiir Ödülleri Jüri Özel Ödülü' ne değer görüldü. Ödülün kitaba katkısı açısından düşünecek olursak, ödüllerin işleviyle ilgili görüşlerinizde bir kırılma yaşadınız mı? 

Eskiden ödül konusunda daha çekimserdim. Şimdi ise, inandığım başka bir ödülü daha alma düşüncesi bana coşku veriyor. İnsan olarak. Şair olarak şiir yazma coşkusunun ödül vb. şeylerden etkileneceğine kesinlikle inanmıyorum. Şiir, coşkusuna yaratılmazdan önce kendi içinde sahiptir, şairin şiir işinin dışından yapay bir etkiyle tetiklenmesine gerek yok. Dolayısıyla bu ödülün, çoktan yazılmış Yenilgi Oyunu'nun sesine ve yazılacak Nurduran Duman şiirindeki çizgiye bir katkısı olamaz. Bu tecrübe ancak esin, düşünce, düş olarak kalemimin ucuna gelebilir. Yoksa iyi şiir yazmamı sağlamaz. Ama daha farklı okurların ve geniş çevrelerin şiirime dikkat etmesini sağladığına tanık oldum. Okunsun diye yayımlıyoruz. Okunmasın istesek çekmecelere kilitleriz, değil mi?

Gerçek şu ki, şiire kafa yoran, emek veren, çok çalışan ve ille de esinini yaşamdan alıp, yaşama tanık olmayı seçtiği için acısına da katlanan bir insan olarak ödül almak çok hoşuma gitti. Dostuma ve düşmanıma teşekkür ettiğim ödül töreninin olduğu o gece de söylediğim gibi, adımın Cemal Süreya'nın adının yanında anılmasından hep onur duyacağım. Hatta hayatım boyunca hak ettikçe ödül almak istiyorum. Çünkü hayatım boyunca şu an olduğu gibi gece gündüz "çalışmak" niyetindeyim. Yaşam ve şiir için verdiğim emeğin görülmesi beni hep mutlu edecek. İnsan, yeteneğinin, çalışmasının ve emeğinin fark edildiğini bilmekten hoşlanır. Bu değişmez insan doğasıdır. Sanırım şairi çekimserliğe iten, 'ödüllendirme işleyişi' hakkındaki kaygıları. Ben şu an yaratan taraftan konuşuyorum. Ama yaratım alanı kadar, değerlendirme alanının da tarihsel yükümlülüğü olduğu gerçeği, herkesin altına imza attığı olaylardan sorumlu olduğunu gösteriyor, göstermeli. 


! ! ! KIRIK LİNK BİLDİR VEYA KİTAP İSTEMEK İÇİN TIKLAYIN !!!


Yorum yapın